Türkiye'de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm 1908 - 1935
Yayınevi
: Tarih Vakfı Yurt Yayınları
Stok Kodu
:
9789753333221
Sayfa Sayısı
:
582
Basım Tarihi
:
2015
Çeviren
:
Zafer Toprak
Dili
:
tr
Orijinal Adı
:
Türkiye'de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm 1908
- 1935
0,00TL
Stokta yok
9789753333221
773086
https://www.cukurovakitap.com.tr/turkiyede-kadin-ozgurlugu-ve-feminizm-1908-1935
Türkiye'de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm 1908 - 1935
0.00
1908 Jön Türk Devrimi'yle birlikte özgürlükten esitlige, uluslasmadan laiklige, gündemdeki tüm temel dönüsümler bir anlamda kadina odaklanmisti. Geçmiste kadin "aile"nin bir parçasiydi; ayri bir kimligi yoktu. Oysa Mesrutiyet söylemiyle kadin bireysellesiyor, bedenini algiliyor, kendine özgü kimlik kazaniyordu. Cihan Harbi, tüm dünyada oldugu gibi Türkiye'de de kadini daha bir görünür kildi. Yoksulluk ile özgürlük atbasi gitti. Mütareke'yle birlikte geçmisin hiyerarsik yapilari kismen çöktü; özel yasam alani köklü dönüsümlere ugradi. Artik, geleneksel aile iliskileri "özgür kadin" karsisinda yetersiz kaliyordu. Cumhuriyet, ulus-devlet insa sürecinde "asrî kadin"dan yeni görevler beklerken onu ayni zamanda zapturapt altina aldi. Son kertede Cumhuriyet, biyolojik kimligini koruyarak kadina yurttas kimligi kazandirdi. Kadinin 1930'lu yillarda seçme-seçilme hakkini elde edisi dis dünyada yanki uyandirmakta gecikmedi. Nitekim 1935 Uluslararasi Kadinlar Kongresi'nin Türkiye'de toplanmasinin temel gerekçesi buydu. Ancak Anglosakson çevrelerin etkin oldugu kongre Ankara'yi kaygilandirmis, vurgulanan baris söylemi Almanya ve Italya karsisinda iktidari güç durumda birakmisti. Bundan böyle Türkiye'de ilk feminist dalga son buluyor, kadin hareketi otuz yillik bir uykuya yatiyordu.Zafer Toprak, Türkiye'de Kadin Özgürlügü ve Feminizm adli kitabinda özgün kaynaklardan yola çikarak 20. yüzyilin ilk yarisinda ülkede toplumsal dönüsümün ana eksenini olusturan kadinin özgürlük mücadelesini ve kazanimlarini anlatiyor.(Tanitim Bülteninden)
- Açıklama
1908 Jön Türk Devrimi'yle birlikte özgürlükten esitlige, uluslasmadan laiklige, gündemdeki tüm temel dönüsümler bir anlamda kadina odaklanmisti. Geçmiste kadin "aile"nin bir parçasiydi; ayri bir kimligi yoktu. Oysa Mesrutiyet söylemiyle kadin bireysellesiyor, bedenini algiliyor, kendine özgü kimlik kazaniyordu. Cihan Harbi, tüm dünyada oldugu gibi Türkiye'de de kadini daha bir görünür kildi. Yoksulluk ile özgürlük atbasi gitti. Mütareke'yle birlikte geçmisin hiyerarsik yapilari kismen çöktü; özel yasam alani köklü dönüsümlere ugradi. Artik, geleneksel aile iliskileri "özgür kadin" karsisinda yetersiz kaliyordu. Cumhuriyet, ulus-devlet insa sürecinde "asrî kadin"dan yeni görevler beklerken onu ayni zamanda zapturapt altina aldi. Son kertede Cumhuriyet, biyolojik kimligini koruyarak kadina yurttas kimligi kazandirdi. Kadinin 1930'lu yillarda seçme-seçilme hakkini elde edisi dis dünyada yanki uyandirmakta gecikmedi. Nitekim 1935 Uluslararasi Kadinlar Kongresi'nin Türkiye'de toplanmasinin temel gerekçesi buydu. Ancak Anglosakson çevrelerin etkin oldugu kongre Ankara'yi kaygilandirmis, vurgulanan baris söylemi Almanya ve Italya karsisinda iktidari güç durumda birakmisti. Bundan böyle Türkiye'de ilk feminist dalga son buluyor, kadin hareketi otuz yillik bir uykuya yatiyordu.Zafer Toprak, Türkiye'de Kadin Özgürlügü ve Feminizm adli kitabinda özgün kaynaklardan yola çikarak 20. yüzyilin ilk yarisinda ülkede toplumsal dönüsümün ana eksenini olusturan kadinin özgürlük mücadelesini ve kazanimlarini anlatiyor.(Tanitim Bülteninden)
- Taksit Seçenekleri
- AkbankTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim0,000,0020,000,0030,000,0060,000,0090,000,00İŞ BANKASITaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim0,000,0020,000,0030,000,0060,000,0090,000,00Diğer BankalarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim0,000,002--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- Kargo